Kırgındır İstanbul'un martıları denize.
Mavi suların üzerinde uçmamış olanları,
yıllardır balık tatmamış olanları vardır.
Görmemiş olanları vardır kaç zamandır
çarpıp kayalara dağıldığını bir dalganın.
Betondur İstanbul martılarının yurdu.
Kanatlarının altında kızıl kiremitli damlar,
bacalar, çanak antenler, tenteli taraçalar,
balkonlarda oturan, caddelerde yürüyenler.
Gıda artıkları, naylon torbalar, çöp bidonları.
Ama ses bulur her gece büyük kırgınlıkları,
erişmek ister gibi uzak kaldıkları denizlere.
Özlem, cazgır çığlıklarla öfkeye dönüşür.
Umutsuz haykırışları karanlığı parçalar
ve karışır mutsuz insanlarınkilere.
This poem has not been translated into any other language yet.
I would like to translate this poem